Hızla gelişmekte olan hayvancılık sektöründeki modernleşme ve yoğun işletmecilik, bir takım sorunları da beraberinde getirmektedir. Aynı zamanda önemli bir ekonomik potansiyel olan atıklar hayvan sayısı ile birlikte çevre için sorun olabilmekte, gerekli önlemler alınmadığı taktirde, hayvancılık işletmelerinde ortaya çıkan atıklar havayı, toprağı, yer altı ve yer üstü su kaynaklarını kirletebilmektedir. Bu amaçla özellikle hayvancılık işletmelerinde oluşan atıkların olumsuz çevre koşulları yaratmaması için alınması gerekli yasal ve teknik önlemlerin irdelenmesi önem arz etmektedir.
Bu kapsamda hayvancılık işletmelerinden (çiftlikler, kesimhaneler vs.) kaynaklanan atıkların olumsuz etkileri, bertaraf yöntemleri ve alınabilecek önlemler ile ilgili olarak Valiliğimiz öncülüğünde, Bolu Ticaret ve Sanayi Odası’nın destekleriyle, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü’nün koordinasyonunda Üniversitelerin ve ilgili paydaşların katılımıyla İlimizde 05-06 Ocak 2023 tarihlerinde Hampton by Hilton Bolu otelde “Sıfır Atık Vizyonu İle Hayvansal Atıkların Yönetimi Çalıştayı” yapıldı.
05 Ocak 2023 tarihinde saat 10.00’da açılışı yapılan ve 2(iki) gün süren Çalıştayın açılış konuşması Bolu Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürü Sn. Oğuzhan KURT tarafından yapıldı. İl Müdürümüz Oğuzhan KURT konuşmasında;
Çevrenin; aldığımız nefesten içtiğimiz suya, sofradaki bereketten çocuklarımızın geleceğine kadar hayatın devamlılığını içine alan vazgeçilmez bir unsur olduğunu belirterek, sözlerine; Sağlıklı bir yaşam sürebilmemiz, sağlıklı bir çevre ile mümkündür. Ancak hızlı nüfus artışı, hızlı ve yoğun sanayileşme, hava, toprak ve su kirliliği, doğal afetler, düzensiz ve aşırı şekilde zirai ilaç ve gübre kullanımı, anız yakma, doğal kaynakların dengeli kullanılmaması gibi birçok sebepten dolayı doğanın dengesi bozulmuş, çevre sorunları ortaya çıkmıştır. Hızla gelişmekte olan hayvancılık sektöründeki modernleşme ve yoğun işletmecilik, bir takım sorunları da beraberinde getirmiştir. Ekonomik potansiyeli olan hayvansal atıklar, gerekli önlemler alınmadığı ve iyi yönetilemediği takdirde; havayı, toprağı, yer altı ve yer üstü su kaynaklarını kirletebilmektedir.” Diye devam etti. İl Müdürümüz konuşmasının devamında, daha temiz bir çevrede yaşamak için, tüm atıklarımızı kontrol altına almak, onları geri dönüştürerek tekrar kazanmak amacıyla; Cumhurbaşkanımız Sn. Recep Tayyip ERDOĞAN'ın Eşi Sn. Emine ERDOĞAN hanımefendinin himayelerinde, Çevre ve Şehircilik Bakanlığınca yürütülen Sıfır Atık Projesi başlatıldığını, Sıfır Atık Projesi ile atık oluşumu azaltılarak, değerlendirilebilir atıklar kaynağında ayrı toplanıp, ekonomiye katma değer oluşturulması hedeflenirken çevre kirliliğinin önlenmesi ve doğanın korunmasının da amaçlandığını belirtti.
Sayın KURT; “Çevre sorunlarının çözümlenmesi için, sadece kurum kuruluşların çabaları değil halkın ve gönüllü kuruluşların katılımı ve bilim kuruluşlarının bu sorunları ortaya koyarak çözüm önerileri geliştirmesi de çok önemlidir. Tam da bu nedenle; bugün burada hayvancılık işlemlerinde ortaya çıkan atıkların olumsuz etkileri, bertaraf yöntemleri ve alınabilecek önlemler konusunda bakanlıklarımız, üniversitelerimiz ve ilgili paydaşların katılımıyla “Sıfır Atık Vizyonu ile Hayvansal Atıkların Yönetimi Çalıştayı” yapmak üzere bir araya gelmiş bulunmaktayız. Tüm katılımcılara Teşekkürlerimi sunuyor. Köroğlu’nun Diyarı, Tabiatın Kalbi Bolu’muza Hoş geldiniz” diyerek konuşmasını tamamladı.
İl Müdürümüz Oğuzhan KURT’un ardından Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Yönetim Kurulu Üyesi ve Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Türker Ateş yaptığı konuşmada, İş Dünyası açısından üretmek, iktisat ve israf bu üç kelimenin çok ama çok önemli olduğunu belirterek, sıfır atık noktasında Yönetim Kurulu Üyesi olduğu TOBB bünyesinde Atık ve Geri Dönüşüm Sanayi Meclisi’nin kurulduğunu söyledi. Başkan Ateş, çalıştayın asıl konusu olan Hayvansal Atıkların Yönetimi noktasında Bolu’nun kanatlı hayvan sektörü ile çok önemli bir konuma sahip olduğunu da ifade ederek, hayvansal atıkların bertarafı ve geri dönüşümü noktasında Bolu Merkez ve ilçelerinde önemli tesislerin kurulduğunu açıkladı. Başkan Ateş, ilimiz ve ülkemiz açısından önemli olan bu çalıştayın düzenlenmesinde emek veren ve katılım sağlayan herkese teşekkür ederek, başarılı geçmesini diledi.
Türker ATEŞ’in konuşmasının ardından Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Çevre Yönetimi Genel Müdür Yardımcısı sayın Recep AKDENİZ yaptığı konuşmada; Sıfır atık yönetim sisteminin yaygınlaştırılması, sürdürülebilir uygulamaların hayatımıza geçirilmesi ve hayvansal atık yönetimine dair mevzuat ile uygulamaların değerlendirilmesi bakımından son derece kıymetli olan Sıfır Atık Vizyonu ile Hayvansal Atıkların Yönetimi somut adımlar atılarak uygulamalara ilişkin çalışmaların yapılmasının amaçlandığını belirterek, yeni bir model olarak benimsenen ve tüm dünyada yaygınlaşmaya başlayan sıfır atık yaklaşımının çevre ve atık yönetiminde yeni bir model olmakla birlikte insan hayatına yaptığı doğrudan ve dolaylı etkiler bakımından çok geniş bir alanı kapsadığını dile getirdi.
Sayın Recep AKDENİZ konuşmasının devamında; “Bakanlığımızca sürdürülebilir kalkınma ilkeleri çerçevesinde atık oluşumunu önlemek, kaynaklarımızı yönetmek, gelecek nesillerimize temiz ve gelişmiş bir Türkiye ile yaşanabilir bir dünya bırakmak için 2017 yılında Sıfır Atık Projesi başlatılmıştır. İşte Sıfır Atık Hareketi, bizleri bu kadar derinden etkileyen ve sessizce tehdit eden çevre kirliliğinin önüne geçmenin mücadelesidir. Bugün küresel bir çevre seferberliğine dönüşen Sıfır Atık Hareketiyle, sadece ülkemiz için değil, tüm dünya için yeni bir yaşam kültürü inşa ediyoruz. Saygıdeğer Hanımefendinin öncülüğünde BM 77. Genel Kurul vesilesiyle imzalanan “Küresel Sıfır Atık İyi Niyet Beyanı” ile sıfır atık dünyada model alınarak uygulanacak; sıfır atığı teşvik eden her türlü girişim uluslararası her platformda büyük bir ilgiyle desteklenmektedir. Bununla birlikte, Birleşmiş Milletler tarafından ülkemizin girişimleri ile 30 Mart Dünya Sıfır Atık Günü olarak kabul edildiğini belirtmekten memnuniyet duyduğumu belirtmek isterim. Şunu özellikle vurgulamak isterim ki; Sıfır Atık Seferberliği, dünya nüfusunun yarısından fazlasına ev sahipliği yapan şehirlere bir panzehir olacaktır. 2053 net sıfır emisyonu ve yeşil kalkınma hedeflerimizi başarıyla hayata geçirmek noktasında atık oluşumunu azaltma, geri dönüşümü ve yeniden kullanım kültürünü canlandırma noktasında da hayati bir önem arz etmektedir. Böylece sera gazı salımının azaltılması ve dolayısıyla iklim değişikliğinin önlenmesine, su kaynaklarımızın korunmasına, gıda güvenliğinin sağlanmasına, canlı hayatının devamlılığına büyük katkı sağlayacağız. Sıfır Atık Hareketiyle bugün geri kazanım oranımızı ',2’ye çıkardık. 2023 yılında bu oranı 5’e getirmeyi hedefliyoruz. Proje başlangıcından bu yana 20,4 milyon ton kağıt-karton, 5,4 milyon ton plastik, 2,3 milyon ton cam, 0,5 milyon ton metal ve 5,2 milyon ton organik ve diğer geri dönüştürülebilir atıklar olmak üzere toplamda yaklaşık 33,8 milyon ton geri kazanılabilir atık ekonomiye kazandırılmıştır.” dedi. Sayın AKDENİZ konuşmasının devamında; “Türkiye genelinde 156.000 kurum ve kuruluş binasında sıfır atık yönetim sistemi kurulumunu tamamladık. Sıfır atığı bir yaşam tarzı haline getirmek amacıyla 7’den 70’e 18,5 milyon vatandaşımıza eğitim verdik. Geri kazandığımız atıklardan 62,2 milyar lira ekonomik kazanç sağladık. 3,9 milyon ton sera gazı salımını önledik. 347 milyon ağacımız bizlere nefes olmaya devam ediyor. Uluslararası toplum nezdinde gördüğü ilgi ve aldığı ödüllerle Türkiye’nin Sıfır Atık Projesi, atık yönetimi alanında farkındalığın artırılması için uluslararası çabalara somut olarak katkıda bulunmaktadır. Açıkça ifade etmek isterim ki sıfır atık projesi gibi iklim değişikliği ile mücadele konusunda geliştirmiş olduğumuz bu model dünyaya örnek olabilecek niteliktedir.”dedi.
“Ülkemizde sürekli olarak gelişmekte ve büyümekte olan hayvancılık sektörü, özellikle bu yatırımların kümelendiği bölgelerde önemli bir atık sorununu beraberinde getirirken, aynı zamanda doğru bir atık yönetimi yaklaşımıyla değerlendirildiğinde önemli bir kaynak olma potansiyeline de sahiptir. Hayvansal atıklar önemli bir organik madde kaynağı olmasına rağmen kontrolsüz bir şekilde doğaya atılması durumunda da önemli bir kirlilik kaynağı haline gelmektedir. Atıkların kaynak olarak değerlendirilmesiyle hem sıfır atık yaklaşıma hem de döngüsel ekonomiye katkı sağlayacak olup ülke olarak bu alanda oldukça önemli bir yol kat etmekteyiz. İklim değişikliğinin en önemli nedenlerinden biri olan metan salımının kontrol altına alınması gerekmekte olup bunun aslında dünyanın en eski gelişmiş teknolojilerinden biri olan oksijensiz ortamda biyogaza dönüştürülmesi yöntemidir. Atıkların doğrudan yakılarak enerji üretilmesi anlayışı yerine önce maddesel geri kazanım esas alınarak elde edilen ürünün tarımda verimli bir şekilde değerlendirilmesi önem arz etmektedir. Enerji üretiminde sadece enerjiye odaklanılan dönemi artık geride bıraktık. Önemli olan enerjiyi üretirken kaynakların da verimli kullanılması ve atıkların geri kazanılarak tarım gibi alanlarda da kullanabilecek şekilde değerlendirilmesidir.” diyerek sözlerine devam eden sayın Recep AKDENİZ; “Hayvansal atıkların yönetimi ile ilgili özellikle bu atıkların tesislere taşıma mesafelerinin dikkate alınması, atık tedarik sürecinde karşılaşılan sorunların önüne geçilmesi için bölgesel planlama esasına göre tesis teşkiline önem verilmesi ve oluşan ürünün mümkün olduğunca tarımda kullanımının sağlanması önem arz etmektedir. Bakanlık olarak bu atıkların yönetimine dair mevzuat altyapısını oluşturduk. Karşılaşılan sorunların çözümüne yönelik olarak dönem dönem ilgili Bakanlıklar ile temaslarımız devam etmektedir. Döngüsel ekonomi prensipleri çerçevesinde hedeflediğimiz ve önemle üzerinde durduğumuz husus; bu tesislerin birer atık işleme tesisi olduğunun unutulmaması ve enerji üretiminin bu tesislerin birincil amacı olmadığıdır. Elde edilen ürünün piyasada kullanılması da bu tesislerin gelir getiren diğer bir unsurudur.
Bu noktada, çiftçilerin fermente ürün kullanımına teşvik edilmesi, ürünün tarım alanlarına uygulanmasında alan büyüklüğü ve ürün dozunun belirlenmesi, tesislerin proses reçetelerinin baştan belirlenerek süreçte hangi atıkların ne oranda kullanılacağının planlanması ve standart ürün oluşumunun sağlanması gibi tüm paydaşlara düşen görevler bulunmaktadır. Son olarak, biz evlatlarımıza; sokakları tertemiz, caddeleri ışıl ışıl, parkları, bahçeleri yemyeşil, doğal alanları ilk günkü gibi korunmuş, denizi masmavi, ormanları hâlâ asırlık ağaçlara ev sahipliği yapan şehirler, yeşil bir Türkiye ve yaşanılabilir bir dünya bırakmak istiyoruz.
Bu vesile ile bu etkinliğin tüm paydaşlara büyük katkılar sağlayacağına inanıyor, katılımlarınız ve katkılarınız için hepinize teşekkür ediyor, verimli bir çalıştay olmasını temenni ederek saygılar sunuyorum.” Diyerek konuşmasını tamamladı.
Son olarak kürsüye çıkan Bolu Valisi Sn. Erkan KILIÇ yapmış olduğu konuşmada; İlimiz için son derece önemli olan bir programın bugün gerçekleştirildiğini, bu konunun ne kadar önemli olduğunu Bolu’ya geldikten sonra daha da fark ettiğini belirten KILIÇ; “İnsanoğlunun doğayla barışık bir şekilde yaşamadığı sürece bu dünyada güzel ve sağlıklı bir şekilde yaşaması da mümkün olmayacaktır. Dünyadaki kaynaklar sınırsız değil bu kaynakların aşırı şekilde kullanımı israfa yol açmaktadır. Bunun sonucunda da sularımız kirleniyor, havamız kirleniyor. Aslında ülke olarak bizim kültürümüzde, kimliğimizde ve dinimizin gereği olarak da bunun çözümü var. Kaynakları aşırı kullanımı ve israf sonucunda olumsuz bir tabloyla karşı karşıya kaldık, Ülkemizde de Cumhurbaşkanımız Sn. Recep Tayyip ERDOĞAN'ın Eşi Sn. Emine ERDOĞAN Hanımefendinin başlatmış olduğu Sıfır Atık Projesi tam bize göre uygun, dünyaya göre uygun bir projedir.” diye sözlerine devam etti. Atıkların değerlendirilmesinin önemine değinen KILIÇ; “Dünyada 600 milyonun üzerinde temiz suya ulaşamayan insanın olduğunu belirtti. Çocuklarımıza temiz bir dünya bırakmak için dünyadaki sınırlı doğal kaynaklarımızı hoyratça kullanmamalıyız. İlimiz bazında da hayvansal atıklar oldukça önemli, ülkemizin beyaz et üretimin önemli bir yer tutan ilimizde bu sektörden kaynaklanan atıkların, gübrelerin değerlendirilmesi ile ilgili olarak sanayicilerimiz çok güzel faaliyetlere imza attılar. Göynük İlçemizde, Mudurnu ilçemizde ve Merkezde kurulan tesislerimiz bu atıkların değerlendirilmesine katkıda bulunuyorlar. İlimizde bu çalıştayın yapılması son derece önemli. Çalıştay boyunca yapılacak çalışmaların ve ortaya çıkacak görüşlerin hem ülkemizde hem dünyamızda çok önemli yansımaları olabilecektir. Değerli hocalarımız iki gün boyunca görüşlerini ortaya koyacaklar. Bu kapsamda programı gerçekleştiren Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürümüzü, bakanlığımızı ve tüm çalışma arkadaşlarımı tebrik ediyorum. Yoğun katılım ve katkılarınız için şimdide teşekkür ediyor ve çalıştayın hayırlara vesile olmasını diliyorum.” Diyerek konuşmasını tamamladı.
Mevzuat, Çevresel Etkiler ve Biyogüvenlik, Hayvansal Atıkların Yönetimi ve Değerlendirilmesi ve Değerlendirme başlığı altında 4 oturum şeklinde gerçekleştirilmiş olup bu oturumlarda 18 adet sunum yapılmıştır. Sunumlar, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ve İl Müdürlüğü, Tarım ve Orman Bakanlığı, Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu, Akdeniz Üniversitesi, Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi, Ege Üniversitesi, Gebze Teknik Üniversitesi, Sakarya Üniversitesi, Samsun 19 Mayıs Üniversitesi, Tübitak Mam, Makine Mühendisi Pieter van Beuzekom ve Koku Giderim Uzmanı Mehmet BURSALIOĞLU, tarafından gerçekleştirilmiştir.
Çalıştaya Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, Tarım ve Orman Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu, Ankara, Aksaray, Afyon, Balıkesir, Bartın, Bilecik, Burdur, Bursa, Çankırı, Düzce, İstanbul, İzmir, Karabük, Kırklareli, Kırşehir, Kocaeli, Konya, Manisa, Sakarya, Uşak, Zonguldak illerinden Valilikler, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlükleri, İl Tarım ve Orman Müdürlükleri, İlimiz kamu kurum ve kuruluşları, ülkemizdeki ilgili sektör temsilcileri ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri olmak üzere 250 kişi katılım sağlamıştır.
Çalıştayda her oturumun ardından tartışma ortamı sağlanmış ve bu bölümlerde katılımcılara söz hakkı verilmiştir. Verimli geçen çalıştay sonucunda görüşülen konular ile ilgili olarak bir sonuç raporu hazırlanacak ve yayımlanacaktır.